Sayfalar

27 Mayıs 2010 Perşembe

Celal Bayar Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı Doç.Dr.Bilgin Özmen: Tiroit nodülleri iyi değerlendirilmeli!

Tiroit bezi vücudumuzun neresinde bulunur?
Tiroit bezi, soluk borusunun ön bölümünde adem elması’nın altında yerleşmiş ve iki lobdan oluşan önemli bir iç salgı bezidir. Guvatr terimi ise, tıp dilinde tiroit bezinin büyümesine verilen bir isimdir.

Tiroit bezi nasıl çalışır ve görevleri nelerdir?
Tiroit bezi kendi başına çalışan bir organ değildir. Tiroit hormonu yapma ve kan dolaşımına verme görevini diğer iç salgı bezleriyle ilişkili olarak yapar. Özellikle, beyinde bulunan “hipofiz” bezin ön kısmından salgılanan “tiroit salgısını uyaran hormonunun” etkisine bağlı olarak tiroit hormonlarını salgılar.
Vücudumuza besinler veya su ile sağlanan iyot’un, tiroit bezinde tiroit hormonunun yapılmasında önemli bir görevi vardır. Tiroit hormonlarınn başlıca görevleri; kalp atım hızının ayarlanması, zekâ gelişimi, merkezi sinir sistemi ile birlikte vücudun normal büyümesi ve gelişmesini düzenlediği gibi, vücut ısısının ve enerjisinin oluşmasını düzenler. Dolayısıyla tiroit bezinde üretilen iki hormonun fazla yapılması veya az üretilmesi o kişide bazı önemli hastalıkların ortaya çıkmasına neden olmaktadır.

Nodül nasıl saptanır?
Tiroit bezindeki nodül hastanın kendisi tarafından fark edilebildiği gibi, gitmiş olduğu doktorun muayenesi sırasında saptanabilir. Ayrıca, değişik şikayetler nedeniyle hastanın boyun bölgesine inceleme amaçlı olarak ultrasonografi yapıldığında veya akciğer grafisi çekildiğinde tiroit bezinde bulunan büyük nodül fark edilebilir.

Tiroit nodülü hangi sıklıkla görülür?
Yapılan toplum çalışmaları, erkeklerde her 100 kişiden birinde, kadınların her 100 kişiden beşinde, tiroit bezindeki bir santim veya bir santimin üzerinde nodülün muayene sırasında elle fark edilebildiğini göstermiştir. Ancak tiroit bezine ultrasonografi yapıldığında nodülün saptanabilme oranı %20 ile %70’lere çıkmaktadır. Kısaca nodül için tiroit bezinin değerlendirilmesinde “ultrasonografi” daha güvenilir bir teşhis metodudur.

Nasıl tanı koyuyorsunuz?
Muayene sırasında veya ultrasonografi ile bir santim veya bir santimden daha büyük nodül saptandığında “tiroit sintigrafisinin” çekilmesi gerekir. Bu sayede nodülün soğuk, sıcak ve ılık ayırımı yapılır. Nodüllerin yaklaşık % 70-80’nini soğuk nodül, % 10’unu sıcak nodül, ve % 10’unu ılık nodül oluşturur. Soğuk nodülde kanser oranı biraz daha fazla olup, kanser görülme oranı %5 ile %10 arasında değişmektedir. Sıcak nodülde kanser oranı çok daha düşüktür. En iyi ve güvenilir bilgi ince iğne biyopsisinin yapılmasıyla sağlanır.

Biyopsi ağrılı ve sıkıntılı bir işlem mi?
Oldukça basit, yapılması kolay ve son derece küçük iğne ucu kullanılarak yapıldığından ağrı oluşturmayan bir tetkiktir. Damardan kan alınır gibi tiroit bezindeki nodülden hücre grupları alınır. Biyopsi bir ameliyat değildir, hastanın biyopsi sırasında aç veya tok olması önemli değildir.

Kanser şüphesi olan nodüller hangi nodüllerdir?
Nodül yapılan tedaviye rağmen hızla büyüyorsa, boyun bölgesinde lenf bezlerinde anormal büyüme varsa, nodülün kendisi çok sert ve yapışık ise, seste kalınlaşma veya seste kısıklık yapıyorsa, hastanın birinci derece yakınlarında tiroit kanseri olan birisi bulunuyorsa, hastanın yaşı 20’nin altında veya 60’ın üzerinde ise tiroit kanseri yönünden dikkatli olunması gerekir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder