Sayfalar

3 Mart 2010 Çarşamba

Fenerbahçe ve Alkolizm

Sevgili Manisalı hemşerilerim,
Geçen hafta futbolda hüsran yaşadık. İki güzide takımımızda Avrupa kupalarından elendi. Cumartesi kalktım yağmur, yattım yağmur. Kapalı bir hava. Moraller bozuk. Ben Fenerbahçeliyim. Pazar öğleden sonra bari “büyükşehir”i yenelim de moralimiz düzelsin dedim. Öğleden sonra Ufuk Plaza’ya gittim maçı seyretmeye. Yine hüsran… Hava da moraller de iyice bozuk mu! Diyeceksiniz ki bırak alkolik olmayı insan kanser olur. Valla olur. Ama n’apalım? Benim işim hem alkolik hem de kanser olmanızı engellemek.
Bu haftada “Yeşilay Haftası”. Bu nedenle sizlere “alkol bağımlılığı” hakkında bilgi vermeye çalıştım. Üniversite hastanemizden sevgili Artuner alkol bağımlılığı ile ilgili sorularımı yanıtladı. Geçenlerde Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesini ziyaret ettim. Başhekim Ahmet Bey çok iyi ağırladı ve AMATEM merkezini ve personelini tanıştırdı. Oldukça önemli ve başarılı bir merkez. Görevli uzmanımız Dr.Kaan Toksöz hem merkezin çalışması hem de alkol bağımlılığı tedavisi ile ilgili bilgiler verdi. Psikoloğumuz Ali Bey ile de “psikoterapi” hakkında söyleşi yaptım. Çoğu kişi psikiyatrist ve psikolog farkını ayırt etmede zorlanır. Yeri gelmişken ben söyleyeyim: tıp fakültesi mezunu olup üzerine Psikiyatri ihtisası yapmış doktorlara “Psikiyatrist”, eğitim fakültelerinin psikoloji bölümünü mezunlarına da “Psikolog” denilmektedir.
Günde alınan 1-2 kadeh kırmızı şarabın kalp ve genel sağlık açısından faydalı olduğu yönünde araştırmalar var. Bazı hekimler bunu öneriyor. Bazıları da“mutlaka alkol alacaksanız bu şekilde alın yoksa almamanız daha iyidir” diye öneriyorlar. Bilgiyi vermek benden, kararı vermek sizden. Gerçek olan şu ki yaşamda hiç bir konuda ifrata (aşırılığa) kaçmamak gerekir. Siz aşağıdaki yedi maddeden üçünü işaretlediyseniz söyleşi yaptığım uzmanlarla bir görüşün derim.
 Niyetlendiğinden daha fazla miktar ve sürede alkol almak. Örneğin kişi bir bardak içmek için başlar, ama bir şişe bitirmeden kalkamaz.
 Kişi bırakmayı istediği ya da defalarca bırakmayı denediği halde yeniden içmeye başlar. Zaman zaman bir kaç gün ya da ay içmeyebilir. Bunu ‘istediği zaman bırakabildiğinin’ kanıtı olarak göstermeye çalışabilir.
 İçkiye fazla vakit ayırır. Bazıları gün içinde kimseye fark ettirmemeye çalışarak içebilir.
 İçki içmeye fırsat bulamadığı sosyal faaliyetleri, hobileri, başka zevk verici aktiviteleri azaltır ya da terk eder.
 Alkole bağlı ya da alkolle artan fiziksel (karaciğer hastalığı, yüksek tansiyon, gastrit vb), ya da psikolojik (depresyon, anksiyete, uyku bozukluğu vb) problemler yaşamasına rağmen içmeye devam eder.
 Aynı etkiyi almak için içtiği miktarı arttırır ya da başkaları için çok sayılacak miktarlarda içtiği halde etkilenmez (bunu, yanlış olarak iyi bir şeymiş gibi, alkole dayanıklı olduğunun kanıtı olarak öne sürebilir).
 Alkol almadığı zaman titreme, terleme, çarpıntı gibi şikayetler yaşar.

Haftaya “Tıp bayramı”. Deneyimli hocalarımız ile hem genel sağlık hakkında hem de nasıl iyi bir doktor olunacağı hakkında söyleşi yapacağım. Hepinize sağlıklı bir hafta dilerim.
Sağlıkta Gündem’i okuyun sağlıklı kalın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder