Sayfalar

31 Mart 2010 Çarşamba

EDİTÖR: YENİDOĞAN BESLENMESİ

Sevgili Manisalı hemşerilerim,
Hayatın ilk ayı olan yenidoğan dönemi, sağlıklı yaşam koşullarının temelinin atıldığı bir dönemdir. Beslenmenin sağlıklı bir yaşam sürmek için ne kadar önemli olduğunu her zaman vurguluyorum. Bu nedenle bu hafta sizler için yenidoğan beslenmesi hakkında bilgi vermeye çalıştım. Üniversite hastanemizde Yenidoğan servisinden sorumlu Doç.Dr.Nermin Tansuğ ve Moris Şinasi Çocuk Hastanesi uzmanlarımızdan Dr.Serap Nur Ergör sorularımı yanıtladı. Nermin hoca aynı zamanda benim kızımın da doktoruydu. Hala kontrollerini yapmakta. Her iki meslektaşıma da çok teşekkür ediyorum.
Zaman zaman sizlere bu sayfanın çalışma kuralları hakkında bilgi vereceğimi söylemiştim. Öncelikli hedefim sizlere Manisa’da hizmet veren hekimlerimizle birlikte sağlık alanında doğru bilgiler verebilmek. Maalesef toplumda sağlıkla ilgili çok yanlış uygulamalar ve bilgi kirliliği var. Yirmi yıla yakın deneyimim sonucu bunun tamamen bilgi eksikliğine bağlı olduğunu düşünüyorum. Bazı kanser hastalarım bir önerimden hemen sonra “ya doktorum ama şöyle yapmamı söylediler” gibi benim söylediğime karşıt bir şeyler söylüyor. Bunu kim söylüyor diye sorduğumda “kahvede arkadaşlar” veya “komşum” yanıtını alıyorum. Bakın böyle bir şey olması mümkün mü? Ben sadece son 10 yılını tamamen üroloji alanındaki kanserlere ayıran, bu konuda dünyadaki tüm yenilikleri takip eden biri olarak şöyle yapmalısınız diyorum; bunun karşılığında hastam beni değil kahvedeki arkadaşını dinliyor. Bunun sebebini anlayamıyorum. Eğer bilen varsa lütfen düşüncelerinizi aşağıdaki adresime gönderiniz. İşte bu düşüncelerle ben de böyle bir fırsatı kaçırmayıp sizlere doğru bilgi vermeye çalışıyorum bu köşeden. Umarım yararlı oluyordur.
Evet bazen “doktor bey ama bana falanca doktor tam tersini söyledi, biz nasıl bilelim hangisi doğru. Bizim de kafamız karıştı” diyen hastalarımda oluyor. Bu gibi durumların en önemli nedeni maalesef siyasi ve politik nedenlere bağlı ancak sayfamın kuralı gereği ben bunlara girmiyorum. Bizi ilgilendiren kısmı ise kısaca “işi uzmanına verin” ilkesidir. Ayrıca siz sağlığınız için ne yapıyorsunuz önce onu düşünün. Doğru besleniyor musunuz? Uyku saatleriniz düzenli mi? Beyninizi dinlendiriyor musunuz? Zararlı şeylerden uzak duruyor musunuz? Bu listeyi daha da uzatabilirim. Önce siz kendinizin doktoru olmalısınız. Buna rağmen hastalanıyorsanız işte o zaman bizlere başvuracaksınız. Hatta hasta olmadan önce kontrollere gitmelisiniz. Arabanızdan kötü bir ses gelmeye başladığında hemen tamire götürüyorsunuz. Yolda dağılmasını bekliyor musunuz? Benim sizlere tavsiyem şu: arabanızın sağlığına gösterdiğiniz kadar kendi sağlığınıza ilgi gösterin yeter. Çoğu hastam artık son aşamada, her şey bittikten sonra geliyor. Emin olun böyle durumlarda o kadar üzülüyorum ki! Kendi kendime “eh be amca keşke 6 ay önce gelseydin, keşke yılda bir kontrol olsaydın” diyorum; ama nafile.
Öncelikle sağlık kontrollerini aksatmayalım, hepimizin bir “sağlık günü” olmalı. Her yıl o gün akşam hafif bir yemek sonrası aç kalıp, sabah erkenden doktorumuza gidip kontrollerimizi yaptırmalıyız. Ardından hem ruhen hem de bedenen sağlıklı beslenmeliyiz. Nasıl mı? Sağlıkta Gündem’i takip edin yeter.
Bu hafta hem Manisa hem Fenerbahçe hem de Galatasaray beni sevindirdi. Eh üzülme sırası şimdi başkalarında. Hep biz üzülecek değiliz ya. Özellikle Trabzonsporu tebrik ediyorum. Ayrıca bir Fenerbahçeli olarak diğer üç büyüğün şampiyon olmasını tabii ki istemem ama bence bir Anadolu takımının şampiyon olma zamanı geldi artık. Keşke Manisaspor bunu yapabilse.
Gelecek iki hafta üst üste ülkemizde en sık görülen kanserler hakkında bilgi vermeye çalışacağım.
“Sağlıkta Gündem”i okuyun, sağlıklı kalın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder